Angarya, hukukun birçok alanında yasaklanmış olmasına rağmen, bazı uygulamalar nedeniyle dolaylı yoldan vatandaşlara yüklenen bir külfet haline gelebilmektedir. Bu makalede, angaryanın anayasal ve uluslararası hukukta nasıl ele alındığını, iş hukukundan vergi hukukuna kadar çeşitli yasal alanlardaki etkilerini ve günümüzdeki tartışmalı uygulamalarını ele alacağız.


1. Anayasal Düzenlemeler ve Angarya Yasağı

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 18. maddesi, angaryayı açıkça yasaklamaktadır:
"Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır."

Bu madde, kişilerin rızası dışında herhangi bir hizmete zorlanamayacağını hükme bağlamaktadır. Ancak, zorunlu askerlik hizmeti, mahkeme kararıyla verilen kamu hizmetleri ve olağanüstü hâl durumlarında devletin çağırdığı zorunlu hizmetler, angarya kapsamı dışında tutulmuştur.


2. İş Hukuku Açısından Angarya

İş Kanunu, işçilerin zorla çalıştırılmasını ve ücret almadan çalıştırılmasını yasaklayan düzenlemeler içermektedir.

  • 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesi, işçilerin eşit koşullarda çalıştırılmasını güvence altına alır.
  • İşverenin ücretsiz fazla mesai yaptırması veya işçiyi rızası dışında görevlendirmesi, angarya yasağına aykırıdır.
  • İşçiye zorla ücretsiz ek görev verilmesi de hukuka aykırı kabul edilir.

3. Vergi Hukuku ve Angarya

Vergi toplama sürecinde devlet, vatandaşlardan belirli hizmetleri yerine getirmelerini bekleyebilir. Ancak, vergi yükümlülüğünün yerine getirilmesi için vatandaşlara mali yükümlülüğün ötesinde zorunlu hizmet dayatılması angarya yasağına aykırıdır.

  • Vergi beyanlarının vatandaşlar tarafından hazırlanması, aslında devletin sorumluluğunda olan bir işin vatandaşa yüklenmesi anlamına gelir.
  • Muhasebeci veya mali müşavir tutacak ekonomik gücü olmayan vatandaşlar, karmaşık beyan süreçlerinde zorlanmakta ve yanlış beyan nedeniyle cezai yaptırımlara maruz kalabilmektedir.
  • Eğer devlet vatandaşlardan vergi hesaplamasını ve beyanını istiyorsa, bu hizmet ya devlet tarafından sağlanmalı ya da vatandaşlara ödeme yapılmalıdır.

Bu durum, devletin vatandaşlara zorla muhasebecilik yaptırması anlamına gelebileceğinden, angarya yasağının ihlali olarak değerlendirilebilir.


4. Kamu Hizmetleri ve Angarya

Devlet, bazı hizmetleri vatandaşlardan ücretsiz olarak talep edebilir. Ancak, bu hizmetlerin aşırı ve orantısız bir şekilde dayatılması, angarya yasağına aykırı olabilir.

  • Adli süreçlerde şahitlik zorunluluğu, vatandaşları istemedikleri halde mahkemeye gitmeye ve kendi işlerinden feragat etmeye zorlayabilir.
  • Devlet dairelerinde vatandaşlardan sürekli ek belgeler talep edilmesi, zaman ve maliyet yükü oluşturabilir.
  • Zorla gönüllü çalışma veya bağış zorlamaları, bazı kurumlarda dolaylı angarya örneklerindendir.

5. Uluslararası Hukukta Angarya Yasağı

Angarya, yalnızca ulusal hukukta değil, uluslararası hukukta da yasaklanmıştır:

  • İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 4. maddesi: "Hiç kimse kölelik veya zorla çalıştırma altında tutulamaz."
  • Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 4. maddesi: "Hiç kimse zorla çalıştırılamaz veya zorunlu çalıştırmaya tabi tutulamaz."
  • ILO 29 No’lu Zorla Çalıştırma Sözleşmesi, angaryayı açıkça yasaklayan en önemli uluslararası belgelerden biridir.

Türkiye, bu sözleşmelere taraf olduğu için angaryayı yasaklayan hükümleri uygulamak zorundadır.


6. Sonuç ve Öneriler

Angarya yasağı, anayasada açıkça düzenlenmiş olmasına rağmen, bazı devlet uygulamaları dolaylı angaryaya neden olabilmektedir. Özellikle vergi beyan süreci, adli yükümlülükler ve kamu hizmetlerindeki ücretsiz hizmet talepleri, angarya yasağının ihlali olarak değerlendirilebilir.

Bu konuda çözüm önerileri şunlardır:

  • Vergi beyan süreçleri devlet tarafından yürütülmeli veya vatandaşlara ücret ödenmelidir.
  • Adli süreçlerde şahitlik zorunluluğu, mağduriyete neden olmayacak şekilde düzenlenmelidir.
  • Devlet, zorunlu hizmetleri ancak yasalarla belirlenen çerçevede talep etmelidir.

Angarya yasağının tam olarak uygulanması, vatandaşların haklarını koruyarak, devletin adaletli bir yönetim sağlamasına katkı sunacaktır.