Kapak Resmi

RBarut33

istatislik

Logo
Google Çeviri

Çevir

Site içeriklerimi beğeniyorsanız destek vermeyi unutmayın. | Yorum, öneri yaparak ve soru sorarak, daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayarak da destek olabilirsiniz. | Site tasarımımızda hatalar olabilir. Zamanla düzelteceğim. Şuan affola. |

Evlilikten Önce ve Sonra: Olması ve Olmaması Gerekenler

Evlilikten Önce ve Sonra: Olması ve Olmaması Gerekenler

Gerçekten bir ömür mü, yoksa ertelenmiş bir ayrılık mı?

Bu yazıyı okuyan sen…
Belki evliliğe hazırlanıyorsun, belki bir ilişkinin içinde nerede durduğunu anlamaya çalışıyorsun. Belki evlisin ama içinde bir şeyler eksik, belki de daha yolun başındasın. Ne olursa olsun, şunu bil: Gerçeklerle yüzleşmeden sağlıklı bir ilişki kurulmaz. Evlilik de buna dâhil.

Evlenmeden Önce: Gerçekleri Görmek Cesaret İster

Evlenmeden önce mutlaka sevgili olun. Ama gerçekten sevgili…
Yani sadece güzel zamanlar geçirmek değil; birbirinizi tanımaya, anlamaya çalışın. Ne istiyorsunuz bu hayattan? Hayat tarzınız, beklentileriniz, sınırlarınız, değerleriniz uyuşuyor mu?

Birbirinize karşı dürüst olun.
Olmadığınız her detay, ileride bir kırılma noktası olur.
Eğer karşınızdakinin bazı ihtiyaçlarını karşılayamayacağınızı biliyorsanız ya da onun sizin isteklerinizi göremediğini düşünüyorsanız, ilişkiyi uzatmanın hiçbir anlamı yok. Ne kadar duygusal bağ olursa olsun, uyumsuzluk varsa vedalaşmak en sağlıklı olandır.

Peki, bu ilişki size zarar mı veriyor, yoksa yarar mı sağlıyor?
Size gerçekten iyi geliyor mu, yoksa sadece alışkanlıktan mı sürüyor?
Cevap acı bile olsa, onu duymaya hazır olun. Çünkü gerçek, bazen yara açar ama o yara zamanla iyileşir. Sahte bir huzur ise, sizi yıllarca içinizden çürütür.

Ten uyumu da bu işin bir parçası.
Kimse konuşmak istemez ama evliliklerde en büyük sorunlardan biri de budur. Cinsel uyumsuzluk, evlilik sonrası yaşanan krizlerin temel nedenlerinden biridir. Eğer bu konuda sıkıntılar varsa, yokmuş gibi davranmak sorunu çözmez.
Kabul etmek ya da vedalaşmak... İşte iki seçenek budur.

Yapılarınız, huylarınız, alışkanlıklarınız... Bunlar da önemli.
Biri aşırı titiz, diğeri umursamazsa...
Biri ailesine çok düşkün, diğeri uzak kalmak istiyorsa...
Bunlar evlilikte koca bir sorun yumağına dönüşür.
Alışkanlıkların iyi mi kötü mü? Karşındaki bunu kaldırabilir mi? Tüm bunlar konuşulmalı, açıkça fark edilmeli. Bu aşamada hâlâ "ben onu değiştiririm" diyorsanız, büyük bir hata yapıyorsunuz demektir.

Evlendikten Sonra: Alan Tanımak, Saygıyı Büyütür

Evlenmekle her şey çözülmüyor. Asıl mesele evlendikten sonra başlıyor.

Her insanın yalnızlığa ihtiyacı vardır.
Evet, yanlış okumadın. Yalnızlığa.
Bu kötü bir şey değil. İnsan bazen düşünmek, toparlanmak, nefes almak ister. Evliyseniz de bu ihtiyacınız devam eder. O yüzden eşinizin kendini dinleyebileceği bir alanı, bir odası, bir vakti olmalı.
Bu bir çalışma odası da olabilir, yatak odasında sessiz birkaç saat de…

Alan tanımak, sevgisizlik değildir.
Tam aksine, saygının ve anlayışın göstergesidir.
Sürekli birlikte vakit geçirmek değil, birlikteyken kaliteli vakit geçirmek önemli olan.

Ve bir şey daha…
Sevgililik döneminde yapmadığınız şeyleri evliliğe bırakmayın.
“Evlenince daha çok ilgilenirim” ya da “artık düzene gireriz” demeyin.
Geçmişte yapılmamış şeyler, evlendikten sonra sizi sorumlu gösterir.
Tıpkı çocuk doğduktan sonra "keşke yapmasaydık" demenin anlamsızlığı gibi…

Evlilikte En Önemli Soru: "Onu Nasıl İleri Taşırım?"

Evlilik sadece yan yana olmak değil, birbirini yukarı taşıma çabasıdır.

Şu soruyu kendinize sormuyorsanız, evlilik sadece formalitedir:

“Ben bu insanı evlendikten sonra nasıl daha iyi bir yere taşırım?”

Gerçek eşlik, sadece birlikte yaşamak değil; birlikte gelişmektir.
Birbirinize destek olmadan, güç katmadan, sadece zaman geçirmek hiçbir şeyi güzelleştirmez. Bu ilişkiyi nasıl beslerim, bu insanı nasıl mutlu ederim, birlikte nasıl büyürüz...
İşte asıl mesele bu.

Son Söz Değil... Peki, Sen Gerçekten Ne Yapmak İstiyorsun?

Kendine şu soruyu sormayı denedin mi hiç?

“Ben bu ilişkide zarar mı veriyorum, yoksa yarar mı sağlıyorum?”
“Onu aşağı mı çekiyorum, yukarı mı taşıyorum?”
“O da bana aynı şekilde yaklaşıyor mu?”

Cevaplar belki hemen gelmez.
Ama bu soruları kendine dürüstçe sormaya başlarsan, zamanla o cevapların seni nereye götüreceğini de görmeye başlarsın.
Hiçbir ilişki dört dörtlük değil. Ama önemli olan; sen bu ilişkiye ne katmak istiyorsun?

Gerçekten sevmek; susmak, katlanmak ya da yok saymak değil.
Gerçekten sevmek; bazen sorular sormak, bazen yoldaş olmak, bazen de vedalaşmak demek…

Bu yüzden ben sana bir nasihat vermiyorum, bir öğüt de değil.
Sadece şunu soruyorum:


Peki sen... hangi yoldan gitmek istiyorsun?

Yorumlara yaz. Belki bir başkasına ışık tutarsın.
Belki de senin kelimelerin, başka birinin kendine sormaya cesaret edemediği o soruya dönüşür.

Yorumlarınız bizim için değerli! Fikirlerinizi, sorularınızı ve görüşlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. Lütfen yorumunuzun konuyla ilgili olduğundan emin olun ve saygı çerçebesinde kalmaya özen gösterin. Argo, küfür veya topluluk kurallarını ihlal eden yorumlar kaldırılacaktır. Teşekkürler!

0 Yorum

Henüz hiç yorum yok, ilk yorumu sen yapmak ister misin?
Yükleniyor