Bazı hayvanlarla tanışmamız anlıktır ama etkileri ömürlük olur.
Beyak’la tanışmam işte böyle bir andı. Sıradan bir gün, sıradışı bir karşılaşmayla başladı hikâyemiz.
🟩 Bir Kaçış, Bir Karşılaşma
Bir kedi saldırısından kaçarken Beyak bana doğru koştu. Mavi gözleriyle öyle korkmuş, öyle masum bakıyordu ki elim titreyerek aldım kucağıma. O an hissettiğim şey sadece şefkat değildi, tuhaf bir bağ kurulmuştu sanki aramızda.
Titriyordu, ama güven veriyordu da.
"Tamam," dedim kendi kendime. "Sen artık bendensin."
🟦 İlk Günler: Huzur ve Umut
Eve geldiğinde usluydu. Sessiz, sakin... Peşimden ayrılmazdı. Evdeki her hareketimi izler, beni kaybettiğinde ötüşüyle yerimi sorardı adeta.
Gece yanı başımda uyurdu. Onun sesiyle uyumak, bakışlarıyla güne başlamak beni mutlu ediyordu.
Evet, evin her yerine dışkı yapıyordu ama sorun değildi benim için. Severek, sabırla temizliyordum.
Veterinere götürdüm, kaydını yaptırdım. Onu sadece geçici bir misafir olarak değil, uzun bir yolculukta bana yoldaş olacak bir dost gibi görüyordum.
🟨 Doğanın Evi İşgal Etmesi
Ama zamanla bazı şeyler değişmeye başladı.
Evde biriken çöpler ve dışkılar, özellikle çöp kutusundaki kokular sinekleri çekmeye başladı. Beyak onları yiyordu ama bu döngü evde sürdürülemez bir hale geldi.
Ardından küçük fareler görünmeye başladı. Daha sonra güvercinler… Sanki Beyak, kendi doğasındaki diğer türleri de çağırıyor gibiydi.
O, bir canlıydı; ama aynı zamanda doğanın bir parçasıydı. Ve doğa, evin içinde durmaya pek uygun değilmiş… bunu çok geç anladım.
🟪 Her Lokmada Ortaklık
Yemek saatlerinde sofraya göz dikerdi. Ne yesem, o da tadına bakmak isterdi. Beğenmediği yemeğe bile gagasını uzatır, "belki fikrim değişir" gibi davranırdı.
Sinek yiyen bir hayvanın benim makarnama göz dikmesi bazen güldürse de, bazen düşündürürdü beni.
Çünkü onun içgüdüsüyle hareket ettiği çok açıktı.
O an fark ettim: Ben onunla bir bağ kurmuştum ama o hâlâ içgüdüleriyle yaşıyordu.
🟥 O Kaçış ve Kalbimdeki Kırık
Bir gün kapıyı açık unuttum. Beyak dışarı çıktı.
Beni gördüğünde sevineceğini düşündüm ama... kaçtı.
O an yüreğimde bir şey kırıldı.
Evde beni bırakmayan, sesimi duyunca koşan, yanımda uyuyan o canlı, şimdi benden uzaklaşmak istiyordu.
İlk başta çok üzüldüm. Sonra düşündüm.
Ben ona aidiyet yüklemiştim, sadakat beklemiştim. Ama o bir hindi. Onun doğasında belki de bunlar yok.
Bu farkındalık canımı acıttı ama onu suçlamadım.
Çünkü onunla geçirdiğim zaman bana bir şey öğretti: Gerçek sevgi, beklentiyle değil kabulle olur.
🟫 Evcil Hayvan Olarak Beslenebilir Ama...
Evet, Beyak evcil hayvan olarak beslenebilir.
Sevilir, bağ kurulur, alışılır…
Ama onunla birlikte gelen tüm “doğal misafirleri” de kabul etmeniz gerekir: sinekler, fareler, güvercinler, koku, temizlik yükü…
Açık konuşayım:
Ben bunları kabul edemedim.
Bu yüzden onunla yaşamaya devam etmek hem benim hem onun için sağlıklı olmayacaktı.
🟨 Kararsızlıkla Gelen Doğru Karar
Şimdi bir karar vermek zorundayım.
Onu bir çiftliğe mi vermeliyim? Satmalı mıyım? Doğal ortamına yakın bir yere mi götürmeliyim?
Bilmiyorum.
Ama şunu biliyorum:
Onu seviyorum.
Ve bu sevgiyi, onu evde tutarak tüketmek istemiyorum.
Beyak, sadece bir evcil hayvan değil; bir öğretmendi benim için.
Doğayı, sınırlarımı, içimdeki şefkati ve özgürlükle olan çelişkilerimi tanımama yardımcı oldu.
🟩 Peki, Evcil Hayvan Oldu mu?
Evet... ama evin içinde değil.
Kalbimde evcil oldu.
Onunla kurduğum bağ gerçekti, duygusaldı.
Ama birlikte yaşamak için sevgi tek başına yetmiyor. Koşullar da önemli.
Bazı canlılar bizden çok daha doğal.
Ve biz, ne kadar istersek isteyelim... doğayı tamamen evcilleştiremeyiz.
🟦 Peki Sizce Ne Yapmalıydım?
Ben Beyak'ı tüm kalbimle sevdim.
Onunla birlikte hem huzur hem zorluk yaşadım.
Şimdi ise kalbimle mantığım arasında sıkışmış haldeyim.
Onu doğaya daha yakın bir hayata mı bırakmalıydım?
Yoksa şartlar zor da olsa evimde kalmasına devam mı etmeliydim?
💭 Siz olsaydınız ne yapardınız?
Evde yaşaması sağlıklı olmayan ama duygusal bağ kurduğunuz bir canlı için nasıl bir karar alırdınız?
📩 Düşüncelerinizi gerçekten merak ediyorum.
Belki de Beyak için en doğru yolu birlikte buluruz…


0 Yorum